20’nci yüzyılın en önemli aydınlarından Albert Camus ve Jean- Paul Sartre’ın dostuklarını bitiren meşhur kavgadan sadece bir kaç ay önce, Camus’nun Sartre’a hitaben yazdığı bir mektup ortaya çıktı.
Camus, ‘sevgili Sartre‘ diyerek başladığı mektubu ‘Elini sıkarım‘ sözleriyle bitiriyor. Mektubunda Sartre’a yeni oyunu için Aminda Valls isimli oyuncuyla çalışmasını öneren Camus, Fransız Maria Casares’ın da arkadaşı olan Valls’ı, ‘cumhuriyetçi İspanyol‘ ve ‘insanlığın harikası‘ sözleriyle tanımlıyor.
Mektuba tarih atılmamış ancak 1951 yılında yazıldığı tahmin ediliyor. Diğer yandan Camus, mektubu kaleme aldığı sırada 1950-54 arasında Paris Rue Madame’daki evinde yaşadığını belirtiyor.
Camus ve Sartre’ın Fransa’nın Naziler tarafından işgal edildiği dönemde başlayan arkadaşlığı Soğuk Savaş’la beraber bozulmaya başlamıştı. Öyle ki, Sartre’ın 1964’de kazandığı Nobel Edebiyat Ödülü’nü ‘Camus’nun ödülü kendisinden önce aldığı için‘ reddettiği bile iddia edildi.
Sartre açık mektup yazmıştı
Soğuk Savaş sürecinde hem siyasi hem de felsefi olarak karşı karşıya gelen ikilinin arkadaşlığındaki dönüm noktasıysa, Sartre’ın Camus’nün 1951’de yayımlanan ‘Başkaldıran İnsan‘ romanına ilişkin eleştiri yazısı oldu.
Yazının ardından Camus’ya hitaben bir açık mektup da kaleme alan Sartre, “Sevgili Camus, bizim arkadaşlığımız kolay değil, ama özleyeceğim” demişti. Camus’yu ‘felsefi açıdan yetersiz bulduğunu‘ yazan Sartre, sonra da aralarındaki yazışmaların büyük bölümünü ortadan kaldırdı.
Sartre ve Camus’nun arası 1952 yazında daha da açıldı ve ikili arasındaki tartışmalar Camus’unun öldüğü 1960’a dek sürdü. Ancak Camus’nun ölmününden 15 yıl sonra, Les Temps’a röportaj veren 70 yaşındaki Jean Paul Sartre, Camus için ‘muhtemelen son iyi arkadaşımdı‘ demişti.